23 Kasım 2009 Pazartesi

DEFNE


CANIM KIZIMIZ, EVİMİZİN NEŞESİ

22 Kasım 2009 Pazar

Bayram alışverişi


Bayram alışverişi için gittik Armada'ya. Ama kafamız karıştı bayram mı geliyordu yoksa yeni yıl mı? O kadar güzel süslenmişti ki bütün mağazalar. Herkes yeni yıl için hazırlığını yapmıştı bile. En beğendiğimiz mağazanın önünde resimler çektirdik annemle. Sonra bana uzun zamandır aradığı kitabı bulduk Remzi Kitabevinde. Orda tükenmemişti çok şükür.

Alışveriş merkezine gidilir de oyuncaklarla oynamadan dönülür mü? Tweety ve Ben yaptığımız işi ne kadar da ciddiye almışız değil mi? "Şöförle  konuşup kimse dikkatini dağıtmasın  yoluna önüne baksın"


Ay bu da nerden çıktı Teyzemin silahşör arkadaşları mı acaba? "Pardon şşşşş bakarmısınız acaba siz de  eskrimci misininiz? Hu huu ver bakıyım şu kılıcını teyze bu nasıl kullanılıyorr acaba?

BABAM ve bennn


Bu gün pazar ve babam yabancı dil sınavına girmek için gitti. BAŞARILAR BABACIM SENİ ÇOK SEVİYORUM SABAH UĞUR OLSUN DİYE SENİ GÜLÜCÜKLERLE YOLCU ETTİM. Aslında bu sınava taaa geçen dönem girecekmiş ama ben aceleci davranmışım ve o gün annem hastaneye yatmış babamda sınava girememiş. İnşallah yüksek puan alırsın da önceki sınava giremediğine üzülmezsin.

21 Kasım 2009 Cumartesi

Bu akşamda künefe yemeğe gidildi


Ben size dedim bunlar geceleri geziyorlarmışta ben uyuyormuşum meğer. Çıktık yola hava gene çok soğuk tabi benim üstümdekilerden anlaşıldığı üzere yeni açılan pidecimi yoksa kebapçımı karar verilemedi önce babam dedi ki " künefe kebapçıda yenir ama şu yeni yeride bir keşfedelim"   .
Keşfedelim keşfetmesine de bana içeri girer girmez bir uyku bastı bekliyorum arada bir gözümü açıyorum şu künefe diye yola çıktığımız tatlıyı görmek için ama dayanamadım sonrası için size o  nedenle görüntü veremiyorum ama arabada konuştuklarını duydum "künefe kepapçıda yenirmiş gerçekten  keşke oraya gitseydik" sanırım memnun kalmadılar burdaki tatdan. Bensiz yerseniz :)

20 Kasım 2009 Cuma

İlahi Teyzeee


Teyzemin canı gecenin bir vakti (23:50) kokoreç çekince annem dururmu hemen tabiki oda istedi babamda sağolsun onları kırmadı ve biz kokoreç yemeğe gitmek üzere hazırlanmaya başladık. Ankaranın soğugu bize işlemesin diye sıkıca giyindik :)

Hem ne sıkı annem kaç kat giydirdi beni içinde hareket edemedim. Bu gün iyiki uyumamışım erkenden belkide kaçıracaktım bu muhabbeti yoksa ben uyurken, akşamları erkenden, bunlar böyle geziyorlar mı? Bir kaç akşam geç yatayım bakalım başka daha neler oluyor dişlerim yüzünden zaten uykudan da bişey anlamıyorum.

Sonuç: Atatürk Orman Çiftliğine gidilir, kokoreçler için sıraya girilir, yanına da ayranlar açılır afiyetle yenir.

17 Kasım 2009 Salı

Dişlerim Kaşınıyor


İkinci dişimde çıktı sanırım üstten de  gelecek ve benim dişlerim çokkkkk kaşınıyor. Elime ne geçse ağzıma atmamdan kaynaklanıyor olsa gerek annemin son çare olarak rahatlatır amacı ile tutşturduğu soğanda pek fayda etmedi.

15 Kasım 2009 Pazar

Kuzen Düğünü


Annemin kuzeni Tamer abinin düğününe gittik bu pazar anneannem ve dedemde Antalya'dan geldiler. Süslendik püslendik gittik. Sibel kuzenin oğlu Sarp'ta süslenmiş gelmişti ikimizin resmini çektiler ama çok kalabalık ve sıcaktı.
 
Sarp'la tanışmak istedim fakat Sarp pek oralı olmadı "heyyyyyyyyyy Sarpp"


Beni duymayınca kulağını tuttum "duymuyormusun sana sesleniyorum" etraftaki herkez kulağını tutunca kahkahayı patlattı ben anlamadım noldu :)

"Burdayım!!! oyuncağım da var oynamak ister misin" sanırım pek keyfi yok annesine gitmek istiyor.

"Güle güle tekrar görüşürüz bye bye" ve işte size düğünden kareler :)


6 Kasım 2009 Cuma

İşte bir kontrol günümüz daha...

13:30 da randevumuz vardı fakat her zamanki gibi uzun bir bekleyişten sonra içeri girebildik. Yoğun bakımdı orası Defne gibi doğmuş birçok bebeğe bakan doktorların muaye ettiği bir yer olunca zamanlama gibi bir şey olamıyor orda heran herşey yaşanabiliyor bizde alıştık bu bekleyişlere. Beklerken de senin gibi erken doğmuş senden büyük ve küçük bebeklerle de gene karşılaştık hikayelerini herkez anlattı her kontrol için gittiğimizde olduğu gibi bir sürü acı tatlı hikayeler... Bazıları şanslıydı bazıları ise şanssız üzüldük onlar için Allah yardımcıları olsun ve şükürler olsun ki sen sağlıklısın bebeğim önce Allahın sonra ordaki doktorlarımız ve hemşirelerimiz sayesinde "AKCA BEBEK" blogumuzun adını aldı bu isim. Çünkü sana uzun süre bu şekilde hitap edildi tam 26 gün kalmıştık yoğun bakımda.
Beklerken çok sıkıldın, acıktın mızıklanmaya başladın oysa ne çok istiyordum seni neşeli canlı görmelerini. Muayene sıramız geldiii



Her şey iyi görünüyor dedi doktor İlke ablan sadece kontrol amaçlı yapılması gereken testler olduğunu söyledi sonrada sordu Defne ne yiyor diye bende ne yemiyor onları söyleyelim "salça, tuz, şeker, bal, yumurta beyazı" Doktorun şaşırdı nasıl yani tavuk yiyor mu mesela dedi bende evet pilavının üstüne didiyorum diyince bir çığlık "ayyyyyyy pilavda mı yiyiyor" baktım olmayacak dedim ki öyle tatımlık yani doyumluk değil içerde doktor Emel ablan da varmış tatımlık yediriyolarmış neyse ki falan dedi ama babanla biz birbirimize baktık, yiyiyorsun ama maşallah biz napalım. Kan testi için canın acıyacaktı ve bizde sen ağlamadan onlarla bir hatıra resmin olsun istedik soldan sağa Doktor Emel OKULU ve İlke Mungan AKIN, hemşire Gültaze Hanım orda kaldığım sürece bana en iyi desteği veren hemşire oydu bugün onun olmasını çok istemiştim ve oda ordaydı. Akıllıca bir karar vermişiz çünkü canın çok yandı uzun süre sakinleşmedin önce çekilmiş olan bu resminde oysaki ne güzel gülmüştün birde ordan çıkıp aşıda olunca iyice yorgun düştün arabaya biner binmez uyuyakaldın ama iççekerek uyudun hep. Her şey senin sağlığın için benim güzel kızım.


3 Kasım 2009 Salı

Diş Hediyen

Efsane klasikleri görmek için gittiğimiz alışveriş merkezinde gezintimiz bittikten sonra sana diş hediyeni almak üzere girdiğimiz bebek mağzasındaki oyuncaklara baban seni götürünce biner binmez direksiyona sarılıp sağa sola yapman bizi çok şaşırttı (hamileyken çok araba kullandım etkisi olabilirmi ki :) )tabi biz görüntüleyeseye kadar ilgin dağıldı zaten fotoğraf çekildiğini anladığın anda kameraya bakıyorsun kime çektiysen artık ?

İşte bu da hediyene kavuşmuş mutlu halin.
Biraz muzur bir gülüş bu. Artık içinden neler geçiriyorsan:)

AKTİVİTE (1 ) İçinde ne var?

Sen yavaş yavaş oturmaya başlayıp eşyaları rahatlıkla tutabilir hale gelince sana bir süpriz çantası yapmaya karar verdim. Şimdilik nasıl bir tepki vereceğini merak ettiğim için oynamayı sevdiğin peluş oyuncaklarını ve tahta malzemelerini seçtim. Dokunma duyusunu tahta oyuncakların daha iyi uyardığını, bebeklerin duyularıyla algıladıkları her şeyin hafızıya kazındığını bir kitapta okumuştum. Bir sonraki süpriz sepetin daha farklı olacak. Merak, ilgi, heyecan duyularını uyandıracak ve bütün bunları, nesleleri incelerken kullanabileceksin. Tat alma (ilk dişininde çıkmasıyla bütün her şeyi ağzına götürerek), inceleme ve keşfetme (torbadan her çıkardığın nesneyi sağa sola evirip çevirerek), işitme (marakasını ve çıngırağını sallayarak), dokunma (özellikle kozalağa yaptığın gibi), koklama (bu konu ile ilgli bir şey koymamıştım bir sonraki süpriz sepetinde eklemek üzere bir kenara not aldım, gerçi seninde nesleleri kokladığını hiç görmedim belki vanilya yada kahve, lavanta gibi bişeyleri tuzluğun içine koyup koklama duyunu keşfetmeni sağlayabiliriz)
İşte deneyimlerinden örnekler:)

1 Kasım 2009 Pazar

İlk Dişin


01.11.2009 Pazar gecesiydi ve biz Cem abinin düğününden gelmiştik. Senin üstünü değiştirip yatırmak üzereydik ki baban yeni dişini gördüüüüü. Bana söylediğinde inanamadım çünkü daha erken olduğunu düşünüyordum sanırım bu konuda da acelecisin Defne. İlk dişi gören hediye alırmış yaa bakalım sana ne hediye alacak ;) Gelişiminle ilgili herşey bizi çok heyecanladırıyor ve mutlu ediyor şimdi seni güldürmek için daha bir çaba gösteriyoruz o diş seni daha da sevimli yaptı annecim. Henüz çok küçük bir diş olduğu için resimleyemedik. Sağlıklı dişler olması dileğiyle...